Portföy için ideal bir risk yönetimi yapmak finansal piyasa ticaretinin en önemli kurallarındandır. Risk yönetimi olmaksızın yapılan ticaret, portföyün erimesine ya da ciddi kayıplar yaşanmasına neden olur.
Finansal varlık ticareti yaparken ya da uzun vadeli yatırım durumlarında ilk kural duygusal hareket etmemek olmalıdır. Ancak konu, finansal risk olunca duygularla baş etmek sanıldığını kadar kolay olmayabilir. Ama yine de bir şekilde duyguları kontrol etmek gerekir. Bunun içinde yatırım kararları alırken belirli bir strateji izlemek ticarette duygu kontrolünü kolaylaştırır.
Ticarette belirli bir strateji izlemek, aceleci ve duygusal kararlar vermeden risk yönetimi yapmanızı sağlar. Bir strateji belirlerken birkaç kriteri göz önünde bulundurmanız gerekir. Yapacağınız yatırımda getiri beklentiniz nedir? Hangi risk profiline sahipsiniz? Sermayenizin ne kadarını riske atabilirsiniz? Bir stratejiye sahip olmadan önce bu gibi sorular cevaplanmalıdır. Bu içeriğimizde ise ticaret stratejisinin bir parçası olan pozisyon büyüklüğü nasıl hesaplanır? Bunun üzerine odaklandık.
İlk olarak yapılması gereken, ticaret hesabınızın büyüklüğünü belirlemek olmalı. Bunun için uzun ve kısa vadeli yatırım tutarları ayrı olarak değerlendirilmelidir. Böylece uzun vadeli olarak tutmak istediğiniz varlık tutarını ticaret yapacağınız fon büyüklüğünden ayırmak uygun bir davranış olacaktır. Ardından ticaret yapılacak tutar için tek bir işlemde ne kadar risk almak istediğinizi belirlemeniz gerekir.
Hesap riski nasıl belirlenir?
Bu, mevcut sermayenizin yüzde kaçının tek bir işlemde riske atmak istediğinize karar vereceğiniz aşamadır.
Hesap riski için ideal kabul edilen oran
Geleneksel finans piyasalarında, genel kabul gören ve % 2 kuralı adı verilen bir yatırım stratejisi bulunur. Bu kurala göre, bir tüccar tek bir işlemde hesap büyüklüğünün % 2’sinden fazlasını riske atmamalıdır.
Bunun yanında kısa vadeli ticarette yüzde 2 kuralı özellikle kripto para pazarları gibi volatil piyasalar için biraz riskli olabilir. Ticarete yeni başlayanların ise başlangıç olarak bu kuralı yüzde 1 olarak uygulamaları daha emniyetli olacaktır.
Buna göre yüzde 1 kuralı, tek bir işlemde portföyünüzün yüzde 1’inden fazlasını riske atmamak anlamına gelir. Burada karıştırılmaması gereken bu oranın, mevcut sermayenizin yüzde 1’i kadar işleme girmek değil, girdiğiniz pozisyonun terse gitmesi ve stop olmanız halinde sermayenizin yüzde 1’ini kaybedeceğiniz anlamı taşımasıdır.
Ticaret riski nasıl belirlenir?
Ticaret yapacak hesap boyutunuzu ve alacağınız risk oranını belirledikten sonra tek bir işlem için pozisyon büyüklüğünüzün ne kadar olması gerektiğini hesaplamalısınız.
Bu aşamada girilen pozisyonunun hangi noktada geçersiz hale geleceği belirlenir. Diğer anlamda stop-loss (zarar durdurma) oranı belirlenir.
Bu aşama çok önemlidir ve her strateji de mutlaka bulunmalıdır. Finansal piyasa ticaretinde kayıp her zaman vardır. En usta trader’lar bile zaman zaman kaybeder. Ancak riskini iyi yöneten trader, kimi zaman zararlı işlem sayısı, kârlı işlem sayısından fazla olsa bile portföyünün artıda tutmayı başarabilir. Bu bir işlem stratejisine sahip olmak ve ona bağlı kalmakla ilgilidir.
Bu nedenle, her açılan pozisyonun mutlaka bir geçersiz sayılabileceği nokta olmalıdır. Bu, işlem fikrimizin yanlış olduğuna ikna olduğumuz seviye olmalı. Diğer yandan bu nokta, stop-loss (zarar durdurma) emrinin konulacağı fiyat seviyesidir.
Stop seviyesi belirlemek ise tamamen kişisel işlem stratejisiyle ilgilidir. Kimi traderlar stop seviyesi için destek-direnç seviyelerini dikkate alırken kimileri indikatörlere göre bir durdurma seviyesi belirler. Ayrıca çok farklı stop belirleme yöntemleri bulunurken bu konuda tek bir yaklaşımdan söz edilemez.
Yukarıda bahsettiğimiz yüzdesel değere göre stop fiyatı belirleme aşaması ise mevcut fon tutarına göre belirlenmesi uygun olabilecek azami zarar durdurma seviyesidir. Trader, işleme giriş ile işlemin geçersiz sayılacağı alan arasında işlem stratejisine göre bir stop noktası da belirleyebilir. Bunun yanında çeşitli gösterge ya da destek direnç seviyesine göre belirlenen stop fiyatının yüzdesel değere uyumlu olması için pozisyon boyutunu ona göre hesaplamak gerekir.
Pozisyon büyüklüğü nasıl hesaplanır?
Şu ana kadar işlem yapılacak pozisyon boyutunu hesaplamak için gerekli olan tüm faktörlerden bahsettik. Şimdi örnek olarak 10.000 dolarlık bir hesap üzerinden devam edelim. Ve ana kriter olarak tek bir işlemde yüzde 1’lik risk kuralını uygulayalım. Bunun anlamı, rakamsal olarak tek bir işlemde 100 dolardan fazla kaybetmemek.
Yapılan analiz sonucu diyelim ki işlemde zarar ile çıkış oranını yüzde 5 olarak belirledik. Bunun anlamı piyasa bizim pozisyonumun tersine yüzde 5 geri gittiğinde işlem stop olacak ve kayıp azami 100 dolar olacak. Bu işleme girilecek pozisyon büyüklüğünü buna göre ayarlamamız gerekir.
Hesap büyüklüğü: 10.000 dolar
Hesap riski oranı: -% 1
Zarar durdurma oranı: -% 5 ise;
İşleme girilmesi gereken pozisyon büyüklüğü şu şekilde hesaplanır;
pozisyon büyüklüğü = hesap büyüklüğü x hesap riski / zarar durdurma oranı
pozisyon büyüklüğü = 10.000 x 0,01 / 0,05 =>
pozisyon büyüklüğü = 2.000 dolar
Bu işlem için pozisyon büyüklüğü 2.000 dolar olmalıdır. Bu stratejiyi takip edip ve zarar durdurma noktasında çıkarak, çok daha büyük bir potansiyel kaybın önüne geçebilirsiniz. Bu bir nevi pozisyonunuzun sigortası gibi olacaktır. Güvendiğiniz ve geri testlerde başarılı olan bir işlem stratejiniz varsa bu kriterlere sıkı sıkıya bağlı kalarak işlem yapmanız, başarı oranınızı artırabilecek bir yaklaşım olacaktır.
Diğer bir örnekle de zarar durdurma oranımızı iki katına çıkararak hesaplama yapalım
Pozisyon büyüklüğü = 10.000 x 0,01 / 0,1 =>
Pozisyon büyüklüğü = 1.000 dolar olmalı
Gördüğünüz gibi diğer tüm koşullar sabit kalıp stop loss oranını iki katına çıkarmak istediğimizde hesap riskinin aynı kalması durumunda pozisyon büyüklüğünün yarıya indirilmesi gerekiyor.
Sonuç
Sonuç olarak pozisyon büyüklüğü, belirli kriterlerin netleştirilmesiyle belirlenir. Bu kriterler, hesap riski ve pozisyon açılmadan önce kararlaştırılması gereken zarar durdurma seviyesinden oluşur. Diğer önemli olan konu ise bu stratejiye bağlı kalmaktır. Pozisyon büyüklüğü ve stop seviyesi belirlendikten sonra bu seviyeler işlem devam ederken kesinlikle değiştirilmemelidir. Risk yönetimi ise bolca pratik yaparak pekiştirilebilir. Finansal piyasa ticaretine yeni başlayanlar için demo hesaplarda pratik yapmak son derece faydalı olacaktır.
İçerikteki bilgiler, sadece bilgilendirme amaçlıdır. Herhangi bir yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Yapacağınız herhangi bir yatırımdan kaynaklı kâr ya da zararınızdan yazar ve kriptoparaanaliz.com sorumlu değildir. Yatırım faaliyeti, sonuç olarak bilgi, birikim, tecrübe, araştırma ve şahsi kararlar gibi birçok temele dayanır.
Bizi Twitter, Facebook, Instagram hesaplarımızdan da takip edebilir, Telegram kanalımıza abone olarak Bitcoin ve altcoin analizlerimize anında ulaşabilirsiniz.
Cevap yaz